19 Aralık 2011 Pazartesi

Ankara Sirki 2011


Ankara Sirki Büyükşehir Belediyesi tarafından 2011'de 13. defa gerçekleştirilen bir sirk. Bu sene de ASKİ spor salonunda gösterileri yapılıyor. 1 Ocak 2012 tarihine kadar gösteriler devam edecek. Hafta sonları 13:00 ve 18:00'de hafta içi de Pazartesi hariç her gün 13:00'de okullara yapılan gösteriler Kurban bayramından beri sürüyor. Gösterileri izlemek ücretsiz.

Biz ailecek geçtiğimiz hafta sonu gidebildik. Sanırım çocukluğumda izlediklerim kadar ilginç değil artık ama benim çocuklar da fazla etkilenmemiş olduklarına göre Büyükşehir Belediyesi yerel seçimlerde söz verilen Disneyland'ı bir an önce Ankara'ya getirse iyi olacak ;)


Gösteri öncesi Belediye Başkanımızın gülümseyen çehresi bizi karşılıyor.

Ayılar  ile gösteri başlıyor.


Çocuklar bizim kadar şanslı değiller. Biz sokaklarda hamamdaki kadınların bayılışını gösteren yerli ayılar ile büyümüştük. Kızım bunları görünce "yazık hayvanlara" diye üzüldü!


Arada yakalayamayıp düşseler de kimseye bir şey olmamasını koruyucu ağlara borçluyuz.


Jonglörler gerçekten çok iyilerdi. Havadaki labutlara bakın. Kişi başı 4 labut hiç fena değildi doğrusu.


Palyaço deyip geçmeyin 3 kova ile jonglörlük yapıyordu!


Bunu rahat görün diye büyük yerleştirdim. Salıncaklardan uçan uçanaydı. İnanın, çok zor gösteri!



Atlar ve gösteri iyiydi doğrusu.

Bu kadar insan dişlerinden bağlanıp havada asılı gösteri yapıyorlar ki akla zarar.

Ses tonu ve vurguları oldukça ilginç sunucu. Kimdir bilmiyorum ama işini güzel yaptığını söylemek lazım.

İp cambazı olmayan sirk olur mu?

Bunların ilginçliği üstteki bayan iki cambasın kafalarına spagat açarak dayanıp durdu. 40 derecelik yatay ipte yürüme numarası da bir o kadar ilginç ve zordu.

Gördüğünüz gibi adam ip atlıyor ama ip üzerinde ip atlıyor :)

4 Leopar ve 3 kaplandan oluşan kediler grubu da marifetlerini sergiledi. Bende de bu güzel arkadaşın şu yukarıdaki pozu kaldı.

13 Aralık 2011 Salı

Güvenli İnternet

Seçin! Kırk katır mı? Kırk Satır mı? "Güvenli İnternet" bence "filtre" uygulamasını yanlış yansıtıyor. Ama altına yazılan "seçmek ve özgürlük" lafları kara mizah gibi. (masalı bilmeyenler için link http://kisalt.com/136)


Öncelikle söz konusu olan filtrelemeden başka bir şey değildir bunu açık açık belirtmek gerekirken adını Güvenli İnternet yapmak tüketiciyi yanıltmaktır. İşini bilen bir hacker her şeye rağmen Güvenli İnternet paketlerinden birini seçmiş olsanız bile evinizdeki bilgisayarlara bir şekilde sızabilir. Eee hani güvenlik?


Reklam Kurulu Güvenli İnternet adı ile yapılan duyuru ve reklamları tüketiciyi yanılttıkları için yasaklamalıdır ;)



Neye göre belirlendiği belli olmayan bir kara liste - beyaz liste sitelere gir-engelle mantığı ile çalışan filtreye "Güvenli İnternet Hizmeti" ismini vermek doğru değildir. Böyle hizmeti ben istemiyorum. 


Sorunun bir parçası olmamak adına isim de önereyim. "Gönüllü Önleme Tertibatı". 


Altta yazan "seçmek özgürlüktür" sözünü bulana da gönülden tebriklerimi sunuyorum. Böyle bir işle ancak bu kadar dalga geçilebilir. 

Eski bir tanıdıkla karşılaşmak


Bu gün eskiden tanıdığım pek samimi olmadığım bir tanıdıkla karşılaştım. Bir süre ayaküstü sohbet ettikten sonra yollarımıza devam ettik. Dehşetle fark ettim ki, konuşmamız sırasında ve sonra tanıdığımın söylediklerini tercüme ettim.

Karşılaşıp birbirimizi nereden tanıdığımızı hatırladıktan sonra, dökülmüş beyazlamış saçlarıma kaçamak bir bakış atarak -Çok değişmişsin dedi (yaşlanmışsın, kelleşmişsin tanıyamadım demek istedi). "Evet saçları döktüm dedim."

Kendinden bahsetti ("hala yaşamdan kopmadım ben" dercesine). İşinden emekli olmuş. Biraz daha laflayıp ayrılmadan hemen önce "bir mail atarım sana" dedi ("yahu ne işim olur senle, kim bilir bir daha görüşür müyüz?" dedi gibi geldi bana). Yine de saf saf mail adresimi vermeye kalktığımda - Tamam, tamam ben dernek adresine yollarım dedi. "Olur, olur tabi dedim" (bu defa ben dernek maillerime bakmadığımı ya da en azından yılda bir falan girip temizlediğimi geçirdim aklımdan).

Uzun lafın kısası gerçek hayat da Facebook gibi, yıllarca hiç arayıp, sorma ihtiyacı duymadığın tanıdıklarınla gelecekte de görüşüp, yazışacağın pek bir şey olmuyor.

Beynimin bu şekilde hal tercümesi yapmasını farketmem beni şaşırttı bu defa :)

Görsel http://sponge-headedscienceman.blogspot.com/2011/04/old-friends.html adresinden alınmıştır.

Yerlerdeki Kartlar

Özellikle görsel paylaşmıyorum.
Son zamanlarda özellikle otellerin önlerindeki kaldırımlara akşamları atılan rengarenk resimli kartlara şaşırıyorum. Üzerlerinde resimler, telefon ve web adresleri olan kartlar!
Sadece otel önleri değil, Ankara Bahçelievler'deki Gaziosmanpaşa'daki sokak kaldırımları da zaman zaman aynı kartlardan nasibini alıyor.
Travestiler, hayat kadınları değişik bir pazarlama yöntemini yaygınlaştırıyorlar sanırım.
Giderek yayıldığına göre başarılı bir teknik.
Girişimci (!) insanımızın iş zekasına şaşırıyorum.

8 Aralık 2011 Perşembe

Bedava Kişisel Gelişim Önerileri

Kendinizi Geliştirin! Kendimi nasıl geliştirebilirim diye sormak bile iyi bir başlangıçtır. Tabi kendinizi ne yönde geliştireceğinizi seçmeniz de önemli. Hedefinizi belirleyin. Hedef belirlerken toplumsal etik kurallarının dışına çıkmayın. Yani mümkünse kendiniz ve çevreniz için iyi bir hedefiniz olsun. 

Gerçek ve Hakikat

Hakikat kırılgandır ve kişiden kişiye değişir gerçekse nispeten daha sağlam bir kavramdır. Örneğin kapalıyken televizyonun kumandasının açma...