uzun yaşamanın sırları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
uzun yaşamanın sırları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Mart 2019 Cuma

Kilo Vermek İçsel Bir Yolculuktur


İnsan orta yaşlarını yaşıyorsa vücut daha kırılgan ve savunmasız oluyor. Gençken kapınızı tıklamayan tonla hastalık tepenizde "Demokles'in Kılıcı" gibi sallanıp duruyor. Hele bir de moral olarak çökmüş ve stresli bir hayat sürüyorsanız durumunuz kötü. Bilimsel çalışmalar erken yaşta emekli olanların daha uzun yaşadıklarını gösteriyor. Özetle, 50 yaşında emekli olan biri ortalama 85 yaşına kadar yaşayabilirken, 65 yaşında emekli olan biri ortalama 66,5 yaşında sizlere ömür oluyor (bkz. ilgili makale).


Sağlıklı olabilmek için kuşkusuz tek gereken erken emeklilik değil. Vücudunuza da olabildiğince iyi bakmanız gerekiyor. Stresten uzak ve kafanızı sizi öldürecek düşüncelerden ve vesveselerden uzak tutabilmek yanında spor ve uygun kiloya sahip olmak da önemli. Örneğin eğer yaşınız, cinsiyetiniz ve boyunuza göre kilonuz fazla ise bu sizi daha kolay hasta olabilir bir hale getirebilir.

Son bir iki ayda biraz kilo verdim. Yaklaşık on kilo kadar. Aslında uzun zamandır kilo vereyim ve zinde kalayım diye çabalayıp duruyordum. Domuz gribine yakalanıp yaklaşık yirmi gün kurtulamayınca iştahım kesildi ve homini gırtlak yemek yemeyince de 4 kilo kadar verdim. Oysa yıllardır yürüyüş yapmama rağmen durmadan kilo almaya devam etmiştim. Böylece biraz kendimi frenleyerek kilo verebileceğimi gördüm ve devam ettim.


Başlıkta espri de yapmış olsam kilo vermek de midede değil, kafada bitiyor. Gece saat onbir gibi "git bir şeyler ye" diyen sesi ikna etmeniz gerekiyor. İşte o kısmı için gerçekten bilge bir yanınızın, "açııııım" diye ağlayan çocuk kısmınıza söz geçirebilmesi gerekli. Pek çok eski öğretinin söylediği gibi "ne arıyorsanız arayın onu kendi içinizde arayın" sözü burada da bir kez daha kendini doğruluyor. Boşuna, hekimden modifiye diyetisyen'lere bakmayın. Onlar da oradan buradan okudukları öteberiyi cilalayıp, satıyor. Ne b.k yerseniz yiğin be! diyen birine ihtiyacınız yok. Yine de mesleğini hakkıyla yapan bir diyetisyenden yardım almanız iyi olur. İyi bir diyetisyen gözetiminde sağlığınızdan kaybetmeden, kilo kaybedersiniz.

Zayıflamanın en kolay yolu az yemek. Harcadığımızdan az kalori aldığınızda, vücut yedekteki birikimleri kullanır. Zayıflarken, vitamin takviyesi yapmak akıllıca olabilir! En önemlisi de 3 ay uğraşıp, zayıfladıktan sonra o kiloları geri almamak için harcadığınız kadar kalori almak. Böylece vücut yağ biriktirip, şişmez. Bunu uzun bir süre kararlılıkla yaparsanız, vücudunuz da ona göre kendini ayarlayıp yavaş yavaş yeniden kilo almaz. Ama yine de her şey size bağlı.

Söylemesi kolay da olsa uygulamak için katı ve kendi kendine söz geçirebilen bilge bir yapınız olması lazım. İşte bu nedenle kilo vermek içsel bir yolculuktur.

------------------------------------------------------
Öykü Kitabım Google Play'de satılıyor!

 Oturup bir kitap yazdım. İçerisinde büyük bölümü bilim kurgu hikayeler var. Tek derdim okuma alışkanlığının düşük olduğu Günümüz Türkiye'sinde hikayelerin gözden kaçıp yok olmaları. Ben bu hikayelere şevkat gösterdim. Siz de okuyun beğeneceksiniz. Teşekkür ederim. Sevgiler. Burçak Çubukçu   




24 Mart 2015 Salı

8 Maddede Uzun Yaşamak İçin Ne Yapmalıyız?


Uzun yaşayan insanlara mikrofon, kamera uzatılır, ne yeyip içtiği, nerede yaşadığı sorulur. Standart gündem boşluğundan dolayı habersiz kalmış gazeteci taktiğidir. Böyle şeyler çok okunup izlenir. Kim uzun yaşamak istemez ki?

Genellikle cevaplar da şaşırtıcı olur. Kimi günde 2 paket cıgara içmektedir. Kimi tereyağı, kuyruk yağı yemektedir.

Bir kişi de çıkıp demez: "Yahu, galiba bu işin sırrı pek yediğinde, içtiğinde değil!" diye. Peki adama ya da kadına sorsanıza; hiç derdin var mı diye?

1- İnsan kendini tanımalı. En azından hangi organın ne işe yarayıp, ne yaptığını bilmeli. Hala birine aşık olunca; bu işin sorumlusunu yürek sananlar yok mu? Ağaçlara kazınmış beyin şekli içinde iki harf gördünüz mü hiç? Oysa kalp sadece pompadır. Gönül işlerine de beyin bakar. Düşünce işlerininin sorumlusu beyindir.

2- Psikiyatri Hekimleri'ne gidin. İnsanın sağlık sorunu olması normaldir. Kimi sağlık sorunlarının asıl sorumlusu yine beyniniz olabilir. Özellikle durup dururken oranızda buranızda garip sağlık sorunları oluyorsa ilgili hekim yanında bir de Psikiyatri doktoru ya da en azından bir Psikolog ile görüşseniz belki de sağlık sorununuzu çözebilirsiniz.

3- Söylenenleri, okuduklarınızı düşünce süzgecinizden geçirin. Örneğin hep önerilen, stresten uzak durmanızdır. Oysa uygun tepkileri verseniz, stres metabolizmanızı hızlandırıp, genç kalmanızı bile sağlayabilir. Ancak bir de buna ufak bir ruhsal bozukluk eşlik ediyorsa, bedensel tahribat ve kısa bir ömür kaçınılmaz olabilir.

4- Çevrenizdeki insanlar sizi çok mu yıpratır? Eğer onlarla başa çıkamıyorsanız tabi ki çevrenizdekiler sizi yıpratırlar. Eğer çevrenizdekiler nedeniyle sağlığınız bozuluyorsa; farklı bir çevre ya da işe geçmeniz işe yaramaz. Orada da aynı durum ile karşılaşırsınız. Sorunu, illa başkalarında arayacaksanız, aynaya baktığınızda karşınızda gördüğünüz kişide arayın.


5- Ağlamak aslında uzun dönemli rahatlama sağlamaz. Kısa sürede bir rahatlama verdiği bilinen ağlamak, uzun dönemde kendine acıyan, acı çeken, daha kötüsü böyle yaşamayı normal sanan bir ruh haline neden olabilir. Mutsuz olup kendinizi üzmek. Vücudunuzun savunma sisteminin dengesini bozarsa sağlığınız için tehlike çanları hareketlenmiş demektir.


6- İyi biri olmak kendiniz için yararlıdır. İyi biri olmak bir zihinsel durumdur. Mistik, ideolojik ya da dinsel öğretileri içselleştirmediğinizde (yine kullandım o kelimeyi ;) şekilsel olarak iyi biri olsanız da çelişkiler yaşayarak ömrünüzü uzatamazsınız. Öncelikle var olan durumunuzu kabullenin. Kimse mutlak iyi ya da kötü olamaz. Bulunduğunuz durumu iyi, kötü bilirseniz daha iyi biri olmak için gerekenleri yapabilirsiniz. İyi olmanın verdiği iç huzuru ve dinginlik ömrünüze ömür katar.


7- Vurdumduymazlık kimi zaman iyidir. Televizyonda gördüğünüz bir haber için aşırı tepkiler mi veriyorsunuz? Tanımadığınız birinin kötü hali sizi çok mu üzebiliyor. Bir yakınınız hastalandığında onun yerinde hatta daha beter mi olmak istiyorsunuz? Yapmayın! Böyle davranışlarla çevrenizdekilere faydalı değil yük olursunuz. Sizin de sağlığınız bozulduğunda ne kendinize ne çevrenize faydası olur. Olanı kısa sürede kabullenmek ve sonraki adımları planlayıp gerçekleştirmek yani yolunuza devam etmek yapılabilecek en akıllıca şeydir. Yani bir tür bilinçli vurdumduymazlık ömrünüzü uzatabilir. Dikkat bundan kesinlikle her şeyi içe atıp sakin görünmeye çalışmak anlaşılmasın. Sabır taşı bile böyle durumlarda çatlar.

8- Tıp doktorları daha sorumlu davranabilir mi? Evet başlarını yoğun iş yükünden kaldırabilirlerse belki. Kendilerine sağlık sorunu ile gelen kişilere sorulabilecek akıllıca bir kaç ek soru sonunda bir ruh doktoruna sevk ile belki de asıl sorun çözülebilir.

Sağlıklı günler ve uzun ömürler dilerim.




Gerçek ve Hakikat

Hakikat kırılgandır ve kişiden kişiye değişir gerçekse nispeten daha sağlam bir kavramdır. Örneğin kapalıyken televizyonun kumandasının açma...