Alışveriş Merkezi kavramı oturmuşken çok lazımmış gibi bunun Amerika'daki şekli olan "Mall"ı her bir yere iliştirmek pek bir tercih edilir oldu da, ona şaşırıyorum.
Örnekleri Ankara'dan vereyim: Ankamall, Malltepe, son olarak da Karum'un önüne diktikleri totemlerin üzerine Mall yazmışlar.
Bu ad birleştirmeleri ve göndermeler çok da gerekli bir şey değil. Siz ne düşünüyorsunuz?
21 Mayıs 2010 Cuma
17 Mayıs 2010 Pazartesi
Bilimkurgu Filmlerde Şaşırdıklarım
Ne zaman bir bilimkurgu (Science Fiction) film seyretsem bazı detaylara takılıyorum. Geçen gün bir bilimkurgu daha seyrettim. Film bilimkurgu, konu ise bildiğiniz eski sömürgecilik yıllarını anlatan bir ana temaya sahip. İnsanlar gezegene gelip doğal kaynakları sömürüyorlar. Sen kalk bunca yolu gel, genetikte son noktaya gel uzaylıların bile kopyasını üret, her türlü atmosfer şartlarında uçabilen araçlar yap, galaksiler arası gitmeyi becer, sonra gittiğin gezegende orta çağ kuralları işlet. Bu mu uygarlık?
Sadece bu film değil pek çok bilimkurgu filmde bazı şeyler beni şaşırtır.
Unutmadan bilimkurgu konusunda kesinlikle hiç bir şey söyleyemediğim ve o dönemde böylesi kült bir film yapabildikleri için kendilerine saygı duyduğum "Dünyayı Kurtaran Adam" filmi ekibini ayrı tutuyorum.
Bilimkurgu Dizi ve Filmlerde Şaşırdıklarım:
1) Bilim kurgu filmler ne kadar geleceği ya da yeni durumları anlatmaya çalışsa da aslında insanlık tarihinden konuları alıntılıyorlar (yeni bir takım konular bulanı az)
2) Olası akıllı yaşam şekilleri, nedense hep insansı (humonoid) Bildiğiniz insan vücudu, popüler vücut şekli boyutu, parmak sayısı (arada 3 parmak popüler) değişebiliyor.
3) Yaşam şekilleri anlaşılmaz bir biçimde birbirleri ile ilişkiye geçebiliyor (konuşuyor, aşık oluyor, savaşıyor vs.)
4) Tüm belalar ABD'yi buluyor. Tüm uzaylılar gene ABD'yi öncelikle ziyaret/istila ediyor. Gene dünya batsa kurtulan 5-10 kişi ABD'li oluyor.
5) Uzaylılar hep kötüler. Ya da dünyalılar kötü. İlla bir düşman var.
Bu liste uzatılabilir tabi ama uzun yazıları okumaktan sıkılanları düşünerek burada kesmek en iyisi.
16 Mayıs 2010 Pazar
Nikon Coolpix P100
Nikon Coolpix P serisinden iyi bir makine çıkarttı. Nikon Coolpix P100. Aslında SLR makinelere benzese de bir SLR değil. Ancak kompakt sınıfında oldukça iyi bir cihaz olduğu ortada.
26x yaklaştırma özelliği var. İyi fotoğraf çekiyor doğal olarak. Full HD (1080p) film çekebiliyor. Dolayısıyla aynı zamanda video kamera olarak da kullanılabilir. Film çekerken stereo ses kaydı da yapıyor. P100 Film çekerken optik zoom yapabiliyor (bazen zoom yaparken görüntüyü titretebiliyor).
Arka aydınlatmalı (düşük gürültülü) CMOS bir sensörü var. 10.3 Megapiksel. 3 inch'lik (7,5 cm civarı) ekranı yerinden çıkıp aşağı yukarı dönebiliyor. Vizörü var ancak elektronik. Arka arkaya fotoğraf da çekiyor (10 foto/saniye) üstelik oldukça hızlı yapıyor bunu. Spor etkinliklerinde çekim yapmayı kolaylaştıran bu özelliği ile çok işe yarayabilir gibi görünüyor.
Tek sorun Türkiye'de 1300 ile 1100 TL arasında satılan bu cihaz ABD'se 350 USD fiyatla satılıyor. Dolayısıyla alırken nereden alacağınızı iyi düşünmek gerekiyor. Sanırım bu yönüyle de "Şaşırdıklarım" etiketini de hakediyor.
Media Markt'te inceleme şansım oldu. Ben makineyi sevdim. Böyle bir makine almayı düşünenlere tavsiye ederim. En azından görüp inceleyin.
Ek:
Bu makineyi yurt dışındaki bir arkadaşıma rica edip getirttim. Çok memnun kaldığımı söyleyebilirim. Gerçekten karanlık ortamlarda oldukça başarılı ve gürültüsüz fotoğraflar çekmek mümkün. İşte size bir kaç örnek fotoğraf, ben çektim.

Ek:
Bu makineyi yurt dışındaki bir arkadaşıma rica edip getirttim. Çok memnun kaldığımı söyleyebilirim. Gerçekten karanlık ortamlarda oldukça başarılı ve gürültüsüz fotoğraflar çekmek mümkün. İşte size bir kaç örnek fotoğraf, ben çektim.
Bu da Youtube videosu.
11 Mayıs 2010 Salı
Ön Camı Yıkarken Çuvallayanlar
Arabanın ön camını yıkarken arkadaki arabanın camını ıslatanlara şaşırıyorum. Hem kendi camını yıkamak için daha çok zorlanıyor hem de arkadakinin de camını yıkamasına zorla vesile oluyor. Oysa ayarlamak için genelde bir tornavida ya da bir toplu iğne yeterli.
Araç kullanırken başkalarının yaptıkları hatalara çok kızanlara şaşırıyorum bir de. Sanki kendileri hiç hata yapmazlarmış gibi. Ehliyet sınavında akıl yaşı tespiti yapılsa %90 sürücü ehliyet alamaz sanırım :)
Araç kullanırken başkalarının yaptıkları hatalara çok kızanlara şaşırıyorum bir de. Sanki kendileri hiç hata yapmazlarmış gibi. Ehliyet sınavında akıl yaşı tespiti yapılsa %90 sürücü ehliyet alamaz sanırım :)
7 Mayıs 2010 Cuma
Telekom Direkleri Kaldırımları Ele Geçiriyor
Mobil haberleşme günden güne hayatın her yerini ele geçiriyor. Şehirlerde baz istasyonları önceleri bina çatılarına konuluyordu. Şimdilerde ise aydınlatma direkleri bu iş için tercih edilir oldu.
Sadece mobil telefon için direkler de dikiliyor. Ankara'da pek çok yerde bu direklere rastlıyorum. İşte yukarıda bunlardan biri var. Bahçelievlerde de 7. cadde üzerinde de bu direkler için yerler yapılmıştı. Sanırım oraya da birkaç direk dikilecek.
Dün Tunalı'ya doğru giderken Karum alışveriş merkezinin önünde hem direğin hem de bağlanacağı kutunun fotoğraflarını çekme şansım oldu. Kutunun üzerinde yazanlardan yola çıkarak yaptığım taramada da bir şey bulamadım. Bakalım bunları cep telefonu istasyonları (ve 3G tabi) için mi yoksa yeni bir proje için mi kullanacaklar?
Aşağıdaki fotoğrafda Bahçelievler'de Anıtkabir köşesindeki kavşaktan bir direk yer alıyor.
4 Mayıs 2010 Salı
Müşterilerin Davranışları
İki telefon satış mağazası ve kurumsal satış kanalı olan bir şirkette yöneticilik yaptığım sıralarda bazı müşterilerin soruları beni dumur ederdi.
- Ben kontör alacaktım ama?.. ("Kendimden emin değilim, kontör yerine yarım kilo pastırma alsam daha mı iyi olur?" edasıyla sorulan soru).
- Bu nasıl garanti? Yeni 3G modem için 200 TL istiyormuş sizin servis? (Oğlu modemin usb girişini kırmış, kırık modemin garanti kapsamında olmasını gerektiğini düşünen tüketici).
- Kontör alacaktım!
- Kart mı istersiniz, hattınıza mı yükleyelim?
- Hattıma siz yükleyin.
- Telefon numaranız?
- ???
- Size kart verelim isterseniz!
- Aman verin ama ben beceremem, siz yükleyiverin bari.
- Tabi.
Kapıdan giren yaşlı tonton amca:
- Evladım şu reçetemi yapar mısınız? (yanda eczane var da arada kapı karışıyor)
Başka operatörden hattı olup da bizden kontör kartı alıp üstelik arkasını da kazıyıp yükleyemeyince kartı geri getirenler...
Mecburen geri alınıyor kontör kartı :)
- Ben kontör alacaktım ama?.. ("Kendimden emin değilim, kontör yerine yarım kilo pastırma alsam daha mı iyi olur?" edasıyla sorulan soru).
- Bu nasıl garanti? Yeni 3G modem için 200 TL istiyormuş sizin servis? (Oğlu modemin usb girişini kırmış, kırık modemin garanti kapsamında olmasını gerektiğini düşünen tüketici).
- Kontör alacaktım!
- Kart mı istersiniz, hattınıza mı yükleyelim?
- Hattıma siz yükleyin.
- Telefon numaranız?
- ???
- Size kart verelim isterseniz!
- Aman verin ama ben beceremem, siz yükleyiverin bari.
- Tabi.
Kapıdan giren yaşlı tonton amca:
- Evladım şu reçetemi yapar mısınız? (yanda eczane var da arada kapı karışıyor)
Başka operatörden hattı olup da bizden kontör kartı alıp üstelik arkasını da kazıyıp yükleyemeyince kartı geri getirenler...
Mecburen geri alınıyor kontör kartı :)
3 Mayıs 2010 Pazartesi
Taharet Musluğu
Taharet muslukları, sadece ihtiyaç duyan ülkelerde üretilen alafranga tuvaletlerde yeri bulunan unsurlar. Dolayısıyla ecnebi memleketlerinde bulamayınca da, bulunca da şaşırırım. Mesela Belarus'da Minsk otelde bulmak beni şaşırtmıştır. Aynı şekilde Almanya'da bulamamak da.
Bir diğer şaşırtan unsur da, son yıllarda üretilen su çıkışını istediğiniz yöne çevirmenizi sağlayan oynar başlıklı borular. Ama asıl şaşırdığım genellikle bu zımbırtıların benzedikleri şekil ;)
29 Nisan 2010 Perşembe
Otomobil Tekerleği
Beni şaşırtan şeyler 1:
İçi hava dolu tekerlekler beni şaşırtıyor.
1- Her biri neredeyse 500 kiloya yakın ağırlık taşıyor.
2- İçleri hava dolu. Beteri saatte 100 km hızla giderken 1,5 cm kalınlığında kauçuk kaplama ile yol arasında hava dolu birşeyin üzerinde gitmek endişelendirici.
3- Uçaklar saatte 250 küsür km hızla giderken gene neredeyse aynı lastik tekerler üzerine iniyorlar.
Basit bir icat. Hatta oldukça eski bir teknolojiye sahip. Ancak hala tehlikelerine rağmen her yerde kullanılıyor. Zaman zaman araç kullanırken böyle düşünceler geçiyor aklımdan, ürküyorum.
İçi hava dolu tekerlekler beni şaşırtıyor.
1- Her biri neredeyse 500 kiloya yakın ağırlık taşıyor.
2- İçleri hava dolu. Beteri saatte 100 km hızla giderken 1,5 cm kalınlığında kauçuk kaplama ile yol arasında hava dolu birşeyin üzerinde gitmek endişelendirici.
3- Uçaklar saatte 250 küsür km hızla giderken gene neredeyse aynı lastik tekerler üzerine iniyorlar.
Basit bir icat. Hatta oldukça eski bir teknolojiye sahip. Ancak hala tehlikelerine rağmen her yerde kullanılıyor. Zaman zaman araç kullanırken böyle düşünceler geçiyor aklımdan, ürküyorum.
19 Nisan 2010 Pazartesi
İlan Panosu Hatası (Billboard Fail)
Sabah işe giderken Kızılay'da Gökdelenin önünde duran reklam panosunun bağlı bulunduğu bilgisayarın çakılmış olduğunu farkettim. Böylesi bir görüntü kaçmazdı doğrusu. Ben de bastım deklanşöre. :))
XP, her nedense kapanmaya karar vermiş ancak bunda pek başarılı olduğunu söylemek zor.
17 Nisan 2010 Cumartesi
İlkbahar Çiçekleri
Bu aralar çok yakından çiçek fotoğrafları çekmeye merak sardım. Genellikle camın önündeki saksıdan Firendfeed'e naklen mikroblog girişleri yapıyordum (http://ff.im/iPseJ http://ff.im/iC6Uo http://ff.im/iC5kT linklerinden çekip paylaştığım diğer fotoğraflara ulaşabilirsiniz). Bu defa biraz değişiklik olsun diye kendi bloguma yazıyorum. Bulursam böcek fotoğrafları da çekerim tam olur.
Çiçek fotoğrafları ile kokularını da gönderebilen bir teknoloji olsa pek güzel olurmuş. O da artık Web 6.0'a nasip olur sanırım.
Bu arada fotoğrafını çektiğim çiçekler, kocaman bir ağacın çiçekleriydi. Her yanı çiçeklerle dolu ağaç bembeyaz bir duvak takmış gibi rüzgarda salınıyordu.
İşte aşağıda aynı ağacın daha uzaktan çekilmiş bir diğer fotoğrafı var.
Fotoğraflardaki ağaç, Ankara'da 19 Mayıs Stadyumunda Cemal Alpman Cimnastik salonunun önünde yer alıyor. Bir iki sene içerisinde bu salonlar büyük ihtimalle yıkılmış olacak. Umarım bu güzel ağaç ve çevresindeki diğer ağaçlara bir zarar gelmez.
Çiçek fotoğrafları ile kokularını da gönderebilen bir teknoloji olsa pek güzel olurmuş. O da artık Web 6.0'a nasip olur sanırım.
Bu arada fotoğrafını çektiğim çiçekler, kocaman bir ağacın çiçekleriydi. Her yanı çiçeklerle dolu ağaç bembeyaz bir duvak takmış gibi rüzgarda salınıyordu.
İşte aşağıda aynı ağacın daha uzaktan çekilmiş bir diğer fotoğrafı var.
Fotoğraflardaki ağaç, Ankara'da 19 Mayıs Stadyumunda Cemal Alpman Cimnastik salonunun önünde yer alıyor. Bir iki sene içerisinde bu salonlar büyük ihtimalle yıkılmış olacak. Umarım bu güzel ağaç ve çevresindeki diğer ağaçlara bir zarar gelmez.
7 Nisan 2010 Çarşamba
Bize Doping Lazım
Geçtiğimiz pazartesi işyerine gittiğimde masamda beni bekleyen büyükçe kargo kutusunu bir çırpıda açtım. İçinden bir alüminyum tencere kapağı, tütsü çubukları, vazelin, zımba, cd, saat ve kuru kahve çıktı. Tabi bir de nasıl kullanılacaklarını anlatan "İnterneti Hızlandıran Aparatları Kullanma Kılavuzu".
Yukarıdaki resimde yaklaşık olarak nasıl kullanılacaklarını göstermeye çalıştım.
Bu neşeli hediye için http://www.bizedopinglazim.com sitesine teşekkürler.
Site güzel tasarlanmış (yukarıdaki fotoğrafta giriş sayfasını görebilirsiniz). Bir de "Yılın En Hızlı Ödüllü İnternet Oyunu: Bul İcadı Katla Hızını" var ki siteye girerseniz muhakkak deneyin!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
VITRIOL
VITRIOL: Visita Interiora Terræ Rectificando Invenies Occultum Lapidem Dünyanın derinliklerini (içini) ziyaret et, damıtırken (arıtırken) gi...

-
Köpük baloncuk yaparken deterjan ve su kullanıyorsanız muhtemelen baloncuklarınız hemen patlıyordur. Dayanıklı baloncuklar için çözelti...
-
Model uçak için gerekli malzemeler: Maket Bıçağı Makas Yapıştırıcı Kendinden yapışan bant Kırtasiyede bastırılmış pdf çıktısı ...
-
Merhaba. Gurme bir arkadaşım var. Yaklaşık 4-5 senedir kendi tüketimi için şarap yapıyor. İlk yaptığı şarap, pek kolay içilemez olsa da, s...
-
Çocuklar ödev yaparken çizgisiz kağıdın altına koyup, üzerinde düzgün yazı yazabilmeleri için defalarca çizgili kağıt yapıp yazıcıdan bas...
-
Daha önce Mağara Alegorisi hakkında yazmıştım. Bu sefer bir şarkı sözü yaptım ve Suno'ya bestelettim. Böyle yazınca çok basit bir şek...