Ana içeriğe atla

Yeni Medya ve Kendini Bilmek


Kişisel gelişim ve kendini bilmek, bir duvarı yaparken, uygun taşları tek tek seçip, onları aralarından su sızmayacak şekilde gerektiği gibi konumlandırarak yerlerine yerleştirmek gibidir. Kolay değil, aksine oldukça zorlu bir süreçtir. Hayatımızın önemli bir parçası haline gelen Yeni Medya da kendini bilme yolculuğunda ister istemez bize eşlik ediyor bu aralar. Üstelik kısmen de olsa yalnız yapılan bu yolculukta, sanal yol arkadaşları birbirlerinin gelişimine katkı yapıyor. 
Merhaba,

Maslow ihtiyaçlar piramidi diye bir kavram öne sürdüğünden bu yana yarım asırdan fazla süre geçmiş. Aslında soru var kafamda: Bu neden pramittir de sütun değildir? Dikkat ederseniz aşağıdaki ihtiyaçlar ile yukarıdakiler önem olarak birbirinden daha önemsiz değil ki.



Piramit, alttan temel ihtiyaçlar ile başlar, tepede kendini yeniden yaratmak ile sona erer. Sizce, temel ihtiyaçlar olmazsa olmaz, kendini yeniden yaratmak olmasa da olur bir kavram mıdır. Eğer sadece temel fizyolojik ihtiyaçlarını karşılayan bireylerden kurulu bir toplum olsa nasıl olur? Sanırım bunlar insana yetmemiş ki uygarlaşmış, eserler ortaya koymuş. Deneyimlerini gelecek nesillere aktarmış ve uygarlık yokunda kilit taşlarını döşemeye başlamışız.

Piramidin neredeyse tüm bölümlerinde sosyal medya sitelerinin kendilerine göre rolleri var. Maslow piramidini incelemenizi tavsiye ederim.

Bunun için benim web sayfamda yani burcakcubukcu.com'daki "Yeni Medya ve Kendini Bilmek" isimli yazıya bakmanızı öneriyorum.

Yeni Medya, kendi sınırlarınızı yeniden tanımlamada ve bunu duyurmada etkili. Bunu, dileyen herkese sağlaması ise popüler olmasının başlıca nedeni.

Aslında zaman içerisinde pek çok araç bunu sağlamada insanoğluna faydalı olmuştu. Yeni Medya'nın farkı, görece daha geniş kitlelere ulaşabilmesi. Tabi doğru siteyi veya uygulamayı bulmanız kaydıyla. Aradığını bulamayan kimi kullanıcıların "camı açıp bağırsam, daha çok insanla etkileşime geçerim" feryadı ise sanırım buna olumsuz bir örnek.

Yeni Medya sitelerinde basitlik her zaman işe yarar. Basitlikten kastım kullanıcıya zorluk çıkartmayan siteler. Bu konuda iyi örnek şüphesiz Twitter. Topu topu 140 karakter yazılabiliyor. Kendini ifade etmek için az olsa da, günde milyonlarca mesaj gönderildiğine bakılırsa işe yarıyor. Yan etkisi: kendini bir cümlede ifade edebilme becerisi kazandırması. Kötü örnek: Bana kalırsa Facebook. Kullanımı zor. Kullanıcıyı dipsiz bir kuyuya atıyor. Ancak her ikisi de başarılılar.

Fotoğraflar da kendini ve dünyayı anlamada, anlatmakta son derece etkili. Yine Twitter, Facebook gibi yerlerde fotoğraf paylaşmak mümkünken sırf bu tür paylaşımlara ağırlık veren diğer siteler de var. İlginç tarafı bir sitede yaptığınız paylaşımın dilerseniz diğer sitelerde de görünebilmesi. Eğer uygun şekilde hesaplarınızı birbirine bağlarsanız tek gönderim ile aynı anda birden çok yeni medya sitesinde içeriğiniz görülebiliyor.

Yeni medya'da bir süredir geçerli olan bir eğilim sözkonusu. Özellikle bloglarla (günlük) başlayan "özgün içerik her şeydir" fikri artık değişiyor. Googleda arama sonuçlarında bloglara eskisi kadar önem verilmiyor. Bunun temel nedeni özgün içerik yaratmanın zor olmasından kaynaklanıyor. Dolayısıyla önemini yitiriyor gibi görünse de blog yazmak Maslow piramitinin tepesine denk geliyor. Ancak, herkesin kendini gerçekleştirmesi ve içeriği üretmesi kolay olmadığından, yerine "Curete" diye bir kavram gelip, Yeni Medya'nın orta yerine oturuverdi. İçerik oluştururken, gördüğünüz başka içerikleri bir sosyal medya sitesinde paylaşıyor ve kendi görüşlerinizi, tavsiyelerinizi içerisine ekliyorsunuz. Böylece yeni bir içerik, diğerlerinin küllerinden doğmuş oluyor. Takipçileriniz de belki sizi takip etmeseler hiç göremeyecekleri ilginç konularda bilgi sahibi oluyorlar. Onlar da fikirlerini paylaşıyorlar. Böylece takipçilerinizin takipçileri de yeni içerikten haberdar olup katkı yapıyorlar. Bir de bakıyorsunuz kartopunun yuvarlanıp büyümesi gibi içerik büyüyor dahası paylaşılıyor. Yani içeriği yaratmasanız da onu zenginleştirdiğiniz ve yeniden paylaşıma sunduğunuz bir yeni anlayış yaygınlaşıyor. Aslında bu anlayış çok da yeni sayılmaz. Biz bunu uygarlık tarihinin başından beri yapmıyor muyuz zaten?

Sonuç itibariyle Sosyal Medya ya da biraz daha geniş bir alanı tanımlayan, Yeni Medya sayesinde ihtiyaçlar piramidinin tepelerine rastlayan bölümdeki ihtiyaçlar gerçekleştirilmiş oluyor. Biraz sanal oluyor ama oluyor! Sanırım Sosyal Medya'nın neden bu kadar dikkat çektiği ve gündemde olduğunun mantıklı bir açıklaması da bu.

Sosyal Medyanın denetlenmesi ve devletlerin İnternet üzerinde hakimiyet kurmak için gösterdikleri çaba ise konu ile yakından ilgili olmakla birlikte sanırım bir başka bir paylaşımın konusu...

İyi günler dilerim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Köpük Baloncuk Nasıl Yapılır?

Köpük baloncuk yaparken deterjan ve su kullanıyorsanız muhtemelen baloncuklarınız hemen patlıyordur. Dayanıklı baloncuklar için çözeltinizin içine şeker ekleyin. Böyle olmaz! İlla tarif ver diyorsanız: 1/2 ölçü sıvı bulaşık deterjanı 2 ölçü su 2 çay kaşığı şeker (yetmezse daha çok koyun!) Bulabilirseniz şeker yerine gliserin de kullanabilirsiniz. Kolonya ve bir miktar aseton da katabilirsiniz çözeltinize.

Evde En Basit Şekilde Şarap Nasıl Yapılır? (Resimli)

Merhaba. Gurme bir arkadaşım var. Yaklaşık 4-5 senedir kendi tüketimi için şarap yapıyor. İlk yaptığı şarap, pek kolay içilemez olsa da, son yıllarda gerçekten lezzetli şaraplar üretiyor. Kendisine bu işi nasıl becerdiğini sordum ve ben de evde kendi şarabımı yapmayı geçtiğimiz yıl becerdim. Doğrusunu isterseniz ilk deneme için oldukça başarılıydı. Gurme arkadaşım, "yemeğe bile koymam senin yaptığın şarabı ama ilk deneme için güzel olmuş" dedi. Ben de bu sene de şansımı yeniden denemeye karar verdim. Hemen belirteyim, çeşitli kaynaklarda evde nasıl şarap yapabileceğinizi anlatan yazılar bulabilirsiniz ama doğrusunu isterseniz o kadar çok ince detaya ve tekniğe giriyorlar ki, anlaması ve yapması zorlaşıyor. Biraz örnek vereyim. 1- Özel ölçüm cihazları, 2- Oluşan karbondioksiti atmak için özel düzenekler, 3- Özel depolama çözümleri, 4- Fermantasyon başlatıcılar, 5- Fermantasyon durdurucular, 6- Alkol seviyesi ölçerler, 7- Kükürt ekleme ile koruma yöntemleri, 8- Öz

İnternet Sitelerindeki Hesaplarımı Nasıl Silerim?

Yeni medya, alışveriş, müzik siteleri genellikle sizi tanımak isterler. Sitelerden yararlanmak, kimi zaman alışveriş yapabilmek için, pek çok kişisel bilginizi içeren veriyi girip, üye olmak iyi de, ya bir gün gelir de bu tür üyeliklerinizi silmek isterseniz ne ile karşılaşacağınızı biliyor musunuz? Blog girdisini  bu linkten  dinleyebilirsiniz . Merhaba, İnternet kullanıcıları neredeyse artık her türlü siteye üye olarak girmek zorunda. Verilen hizmet paralı ya da bedava olsun, siteler sizi üye olup, içeriklerinden öyle yararlanmaya zorluyorlar. Gazete siteleri bile sizi üye olmaya teşvik ediyorlar. Üye sayısı ve üyelerin neler yaptığını izlemek, bir hizmeti geliştirebilmek için işini bilenlere önemli veriler sağlar. Örneğin bir alışveriş sitesi, incelediğiniz ya da satın aldığınız ürünlere benzer ürünleri size önerebilir. Bunun için sizin siteye üye olmanız en kolay yollardan biridir. Kullanıcının yaptıklarını izlemek böylece kolaylaşır. Sosyal ağ siteleri de üye olmadan bi