11 Mart 2008 Salı

Kendini Bil


Yazıya, bir klişe ile başlayacağım. Yukarıda canlandırmasını gördüğünüz, Delfi tapınağının girişinde "kendini bil" (gnothi seauton) yazar. Aslında felsefi olarak dipsiz bir kuyunun girişini gösteren bir sözdür. Ancak kendini tanıma serüvenine en baştan başlamak gereklidir.

Socrates tarafından Yunan uygarlığına kazandırılan bu söz aslında büyük ihtimalle Mısır'dan edinilen bilgilerin bir parçasıdır. Ancak daha önceki bir uygarlığa ait birikim olduğu konusunda spekülasyon yapmadan da duramayacağım.

Şimdi durup dururken kendimden bir örnek vereyim (buna bayılıyorum).

Geçtiğimiz ayın başından bu yana sol ayağımın yan tarafında bir ağrı var. Hissettikçe endişelendiren, "acaba gene topuk dikenim mi nüksedecek" diye düşündürecek kadar sıkıntı veriyor! İyi de, bu seferki topukta değil, sol ayağın solunda serçe parmağın aşağılarında bir yerde.

Doktora göstermeden önce kendi kendime, bir kere daha yaptıklarımı sorguladım. Ayakkabım mı hatalıydı yoksa? Uzatmayayım; özellikle evde bilgisayar başında birşeyler yaparken sol ayağımı içe büküp, üzerine de sağ ayağımla yüklendiğimi farkettim. Sen farketmeden ayağını ez dur, sonra da "neden ağrıyor bu" diye hayıflan!

Şimdi felsefesini yapmaya çalışalım biraz. Kendini bilmek, aslında aydınlanmanın başlangıcı. Belki de bir üst bilinç haline geçmenin ilk kapısı. Tasavvuf da bu konuyu atlamamıştır. Öğretilerinin en önemli unsurlarından biri "kendini bilmek"tir.

Yunus Emre, asırlar öncesinden belki de bu güne sesleniyor! Sesini duymamız gerekiyor. Nedenine gelince, Türk insanı Müslümanlık ile buluşmanın ve aydınlanmanın yolunu aslında çok eskiden açmıştır. Laik ve aynı zamanda yaygın inancı müslüman olmak Anadolu'da anlaşılabilir bir durumdur. Bunu anlayamayanlar, Anadolunun yaşadığı aydınlanma sürecini yaşamamış olan toplumlardır. Lütfen, uzun da olsa, daha önce okumuş olsanız da, aşağıdaki dizeleri bir kez daha sindire sindire okuyun...

İlim Bilmektir - Yunus Emre

İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsen
Ya nice okumaktır

Okumaktan mana ne
Kişi Hakk'ı bilmektir
Çün okudun bilmezsin
Ha bir kuru ekmektir

Okudum bildim deme
Çok taat kıldım deme
Eri hak bilmez isen
Abes yere yelmektir

Dört kitabın manasın
Bellidir bir elifde
Sen elifi bilmezsin
Bu nice okumaktır

Yigirmi dokuz hece
Okusan ucdan uca
Sen elif dersin hoca
Manası ne demektir

Yunus Emre der hoca
Gerekse var bin hacca
Hepisinden eyice
Bir gönüle girmektir

Türkiye Cumhuriyeti laik olması son derece doğaldır. Bu aslında cumhuriyetten çok daha önce başlamış bir aydınlanma sürecinin sonucunda olmuştur. Atatürk, aydın ve kamil bir insan olarak bu sürecin adını koymuştur. Ancak bu yaptığı öyle basit bir devrim değildir. Burada hedef alınan Kurtuluş Savaşında hadleri bildirilen düşmanlardır. Gerek batı, gerek doğudaki emperyalist unsurlardır.

Bu unsurların uzantıları halen çabalarını sürdürmektedir.

Ağrıyan ayağımın farkında olmak için harcadığım çabadan başlayıp geldiğim noktaya bakın.

Yıldızlara bakarak yürürüp, geleceği görmeye çalışırken dikkat edin, önünüzde çukur olmasın!...

Kendinizi bilin ve tanıyın,


Kaynaklar:
http://www.weblopedi.com/i/ilim_bilmektir_yunus_emre_sarki_sozu_ve_sozleri-t5170.0.html
http://www.atlantisresim.com
http://www.shunya.net

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Gerçek ve Hakikat

Hakikat kırılgandır ve kişiden kişiye değişir gerçekse nispeten daha sağlam bir kavramdır. Örneğin kapalıyken televizyonun kumandasının açma...