22 Nisan 2008 Salı

Ya Biri İnternet'in Fişini Çekerse?

İnternet 15 seneden bu yana ülkemizde. Yapısı gereği ele avuca sığmayan bu haşarı yaşam şekli bir gün sona erebilir mi? Doğrusu, yanlışı ile dev bir bilgi birikimi olan İnternet'in hala bir sahibi yok. Göreli olarak denetimsiz olması ise bazen bazı devletlerin asabını bozabiliyor. Ülkemizdeki site erişimi engellemelerini kastetmiyorum. Pek çok ülke daha katı birtakım engellemeleri yapıyor. Bunlar da kötü şeyler tabi ama ben bunları da kastetmiyorum. Google mesela, birden bire kötü bir teşebbüse dönüşse sonuçları nasıl olur sizce? Site sahibi olanlar ve zaman zaman erişim istatistiklerine bakanlar bilirler. Arama makineleri özellikle de Google web sitelerine ciddi trafik gönderir. Kullanıcılar da neredeyse akıllarına gelen her şeyi arama motorlarına sormayı alışkanlık haline getirdiklerinden neredeyse alan adlarının (Domain Name) bir anlamı kalmadı. Örneğin ilköğrenim öğrencisi kızım 23 Nisan şiiri ararken belli bir siteyi gözetmezsizin Google'a aratıp istediğini buluyor. Hangi siteye gittiğini düşünmüyor bile. Adeta dipsiz bir kuyuya olta atıp akıllı olta iğnesi ile istediği kuark parçasını çıkartmak gibi bir şey. Peki günün birinde tüm arama makineleri ortadan kalkıverse, deyim yerindeyse biri fişlerini çekiverse. Ya da daha iyisi alan adı sunucuları kilidi vuruverseler. İnternet'in hali nice olur? Güç eğer bilgiye sahip olmak ise, bunu yapmak isteyecek birilerinin olması ihtimali her zaman vardır. İş dünyasının İnternetsiz kalması bile ciddi sıkıntılara neden olabilir. Denemesi bedava. İnternet erişiminizi sağlayan modeminizin açma kapatma düğmesini kapatın ve bir gün boyunca böyle kalsın. Bu arada siz de bağlanmanın sizin için olan önemini kavrama şansını elde etmiş olursunuz. Bu durum devam ederken web tarayıcınızı açın ve arama kutucuğuna birşeyler yazıp “enter” tuşuna basıp koca bir sonuçsuzlukla başbaşa kalın. Sanırım durumu anladınız değil mi? Bilinçli olarak bir devletin ya da bir şirketin tüm bu bilgiyi ele geçirmesi ya da istediği gibi yönlendirmesi hayal gibi görünüyor olabilir. Ancak olmayacak bir durum değil. Peki şartlar olgunlaşır da bir şekilde İskenderiye Kütüphanesinin başına gelenler İnternet'in başına gelirse. Dev ağ bir şekilde erişilemez hale gelirse ne olur? İşin aslı şimdilik pek bir şey olmaz. Bölük pörçük de olsa bilgi bir şekilde basılı olarak elimizde mevcut. Şüphesiz bu birikim üzerine hiç taş konulmasa bile birkaç yüzyıl daha dünyanın dönmesine yeter. Ama unutmamak lazım, şu anda Eski Muhteşem Mısır uygarlığının yerinde yeller esiyor. Bu bir kere olduysa gene olabilir. İnternetsiz kalmamanız dileğiyle.

10 Nisan 2008 Perşembe

Kahvede Beyin Fırtınası

Artık o kadar çok kafe açıldı ki yakında tematik kafeler ortaya çıkarsa buna şaşırmamak lazım. Aklıma bir tür kişisel gelişme temasını izleyen müdavimlerinin kendilerini yeniden yaratabilecekleri, bu arada kafenin kaynaklarını da sonuna kadar kullanabilecekleri bir model geliyor... Tematik Kendini Geliştirenler Kafesi. Tabi ki kahvede beyin fırtınası yapmak fikri, uçuk bir fikir. Ancak bazen kahvelerde yapılan vatanı kurtarma turlarını yaratıcı beyin cimlastiklerine dönüştürmek bu yolla mümkün olabilir. Bu işi oyuna dönüştürecek olursanız tadından yenmez bir durum elde edebilirsiniz. Kafenin müdavimleri, tabiattaki ve sosyal hayattaki problemleri algılayabilmelidir. Problemlerin farkına varmayan kişinin onun üzerinde düşünmesi ve çözümler üretmesi mümkün değildir. Kafe müdavimlerine problemleri buldurma alıştırmaları yaptırmalıdır. Örnek olarak; trafikteki problemler, çevre kirlenmesi problemleri, futbol karşılaşmalarındaki pozisyonlar v.s. üzerinde sık sık taramalar yaptırılmalıdır. Bakalım elimizde ne gibi metotlar var? Brainstorming: Yani beyin fırtınası. Amerikalı reklam danışmanı Alex Osborn tarafından geliştirilmiştir. En az yedi ve en çok oniki kişiden biraraya gelen bir grup 15-30 dakika kadar belirli bir probleme çözümler bulmak için biraraya gelirler. Nasıl uygulanır? 1. Hayal gücü hiç bir şekilde sınırlanmıyacaktır, teklifler mümkün olduğu kadar «çılgınca» olmalıdır; 2. Nitelikten çok nicelik aranmaktadır, ne kadar çok yeni düşünce ortaya çıkarsa o kadar iyi; 3. Teklifler hiç bir şahsın malı sayılmaz; 4. Teklifleri herhangi bir şekilde eleştirmek kesinlikle yasaktır. 5. Önce söylenen bir tekliften esinlenerek ona benzer başka bir çözüm veya ona bir ek, veya katkı da bulunmak mümkündür. Hatta özendirilmelidir. Toplantıyı yöneten sıra ile söz verir, bütün öneri, tavsiye ve çözümler ya bir teybe alınır, ya da kaydedilir. Sonuçları gözden geçirilir ve en uygun olduğu düşünülen çözümler değerlendirilir.

635 Metodu: Beyin fırtınası tekniğinin bir sistematik çerçevesinde uygulanması için geliştirilmiş bir metottur. Metodun adı olan 635 sayısı aşağıdaki kombinasyondan gelir.

  • 6 katılımcı
  • 3 fikir (her turda katılımcı başına)
  • 5’er dakikalık 5 tur
  • 635 metodu için hazırlanmış form
  • Uygun bir çalışma ortamı
  • 1 – 1,5 saat süre

Uygulama

1. Çözülmesi gereken bir problem bulunur.

2. Her katılımcıya 635 formu dağıtılır.

3. Problem açık ve net şekilde tanımlanır ve anlaşılmayan noktaları açıklığa kavuşturulur.

4. Problem tanımı her katılımcı tarafından 635 formunun başına yazılır.

5. Her katılımcı ilk 5 dakikalık turda 635 formundaki ilk satıra üç fikir ve yanına ismini yazar.

6. 5 dakikalık süre dolduğunda katılımcılar ilk satırını doldurduğu formu diğer katılımcıya verir (formlar dairesel olarak değiştirilmeli, aynı form iki katılımcı arasında gidip gelmemelidir).

7. Daha sonraki turda, katılımcılar önlerine gelen formdaki diğer katılımcılar tarafından yazılan fikirleri okurlar ve üç yeni fikir daha yazarlar (formda yazılı olan fikirleri okuyarak onlardan esinlenmek veya o fikirleri geliştirmek serbesttir ve yapılmalıdır).

8. 5 dakikalık sürenin dolumu ile formlar bir sonraki katılımcıya verilir ve bu iş daire tamamlanana kadar sürdürülür (turlar ilerledikçe form üzerinde okunması gereken daha fazla fikir olacağından, son iki turda katılımcılara 6-7 dakika verilmelidir).

9. Dairenin tamamlanması ile formlar incelenir. Kullanışlı fikirler işaretlenir ve tahtaya yazılarak (veya projeksiyondan yansıtılarak) tartışılır.

10. Tartışmanın sonucunda en uygun fikirler seçilir.

Alternatif Yöntem: Kahveye "Yaratıcı Problem Çözme Teknikleri" konusunda uzmanlaşmış bir eğitim danışmanı çağrılır. Saatine 100 YTL ödenerek, sabahtan akşama kadar eğitim adı altında zaman geçirilir. Akşam herkes yorgun ve mutlu bir şekilde aynı zamanda da problemi unutmuş bir halde evlerine gider. 25 kişilik gruplar için idealdir. Kaynaklar: http://www.guncelbilgiler.com/dusunme-teknikleri-beyin-gelistirme-yontemleri-zeka-akil http://www.innocentric.com.tr/ http://www.dersimiz.com/eyazim/yazi.asp?id=59

Gerçek ve Hakikat

Hakikat kırılgandır ve kişiden kişiye değişir gerçekse nispeten daha sağlam bir kavramdır. Örneğin kapalıyken televizyonun kumandasının açma...